18 Ekim 2012 Perşembe

Evlendirme Programlarına Dair...

Genelde televizyon seyretmem. Hatta haberlere bile çoğu zaman bakmam. Sadece, TV açık olursa konu başlıklarına kulak misafiri olurum o kadar. Televizyon karşısında oturup, saatlerce boş boş ekrana bakmak bana çok saçma geliyor. Televizyon, insanın düşünce yeteneğini körelten, hayal gücünü güdükleştiren ve özellikle de zamanını çalan bir alet. Türkiye' ki TV kanalları ve yayıncılık anlayışı ise ayrı bir garabet.

Özellikle son yıllarda TV kanallarında evlendirme, çöp çatanlık programları türemeye başladı. Bir kanal bir programa başladığı zaman, program azcık tutarsa, hemen diğer kanallarda pisliğe üşüşen sinekler gibi o tür programlar yapmaya başlıyorlar. Sebebi, reklam, rant, kar v.s, v.s ne derseniz deyin.

Bu evlendirme programlarınından, özellikle popüler olanına, bir kaç kez TV açıkken denk geldim ve şöyle göz ucu ile inceledim. Bu nasıl bir saçmalık, nasıl bir utanmazlık, nasıl bir ahlaki çöküntü, nasıl bir zaman harcama enayiliğidir şaşırmamak elde değil. Türkiye dar gelmiş, İran' dan bile kadınlar programa koca aramaya gelmişler. Sanki İran'da erkek kalmamış gibi..



Programı sunan bayana bakıyorum, çok önemli ve matah bir iş yapıyormuş havasında ve edasında, itici bir sempatiklikle, gelenleri idare etmeye çalışıyor,  oraya üşüşmüş evlenmek için talip bekleyen, erkek ve bayanlara bakıyorum hepsi başka bir garip. Karı yada koca arayanların talibinde bekledikleri özelliklere bakıyorum, "Evi olsun, İşi Olsun, Maaşı iyi olsun, arabası olsun, yazlığı olsun, boşanmış ise çocuğu olmasın,  v.s v.s..." ..Sanki İngiltere Kraliçesi veya Kralı evleniyor.. Bu tür isteklerde bulunmak bile programa katılanların nasıl bir insan profili çizdikleri konusunda az çok bilgi veriyor.
Konuşmalarına baktığınız zaman da bir çoğunun psikolojik olarak, kişilik olarak, davranış olarak problemleri olduğunu hemen anlıyorsunuz. Zaten, bu tür insanlar kendi çevrelerinde, mahallelerinde ve dostları arasında tüm kredilerini kaybetmişler, karı yada koca bulamamışlar demek ki, televizyona düşmüşler.

Bu insanlara talip geldiği zaman ise ayrı bir şenlik. Perde açıldığı zaman talip olan insanın tipini beğenmezlerse, "Elektrik Alamadım", "Pozitif Enerji Alamadım" gibi bahanelerle gelenleri de küçük düşürüyorlar. Gerçi oraya gelenler de küçük düşmeyi göze alarak geliyorlar demek ki. Elektrik alıp ne yapacaksın, santral mi kuracaksın? TEDAŞ'a elektrik mi satacaksın?...Ve maalesef en kötüsü, televizyon başında bunları büyük bir heyecan ve ilgi ile izleyen, tepki göstermeyen Türk Milletinin tutumu..

Savaşlarda bile bileği bükülmeyen Türk Milleti, ekonomik olarak, ahlak olarak, manevi olarak büyük bir çöküntü içinde. Bu çöküntüden herkes sorumlu. Baştaki yöneticiler, eğitim sistemi, okullar, anne babalar ve hepsinden daha fazla bunlara çanak tutan televizyonlar ve orada çalışan ortalamanın altında zeka seviyesine sahip kişiler ve basınımızın güzide yetkilileri..

Sağlıcakla Kalın..